1. Anahtar Kelime Yoğunluğuna Takılmak
Birçok kişi SEO'yu sadece anahtar kelimeleri sıkça kullanmakla ilişkilendiriyor. "Anahtar kelimeyi her cümlede geçireyim, bu beni üst sıralara çıkarır!" gibi bir düşünce yaygın. Ancak bu, "anahtar kelime doldurmacası"na yol açabilir. Arama motorları, anahtar kelimenin anlamlı ve doğal bir şekilde kullanıldığı içerikleri tercih eder.
Çözüm: İçeriğinizi okurlar için yazın, SEO'yu sonradan düşünün. Anahtar kelimeleri içerikle uyumlu, anlamlı ve doğal bir şekilde yerleştirin. Okuyucuya değer kattığınızı hissettirin.
2. Yetersiz Başlık Etiketleri
Başlık etiketleri, SEO'nun bel kemiğidir. Ancak, başlıklar bazen göz ardı edilir ya da yanlış kullanılır. "SEO Dostu" başlıkları hazırlarken, başlık etiketlerinin yeterince açıklayıcı olması gerektiğini unutuyoruz.
Çözüm: Başlık etiketlerinde anahtar kelimenizi kullanarak, ancak başlığı yalnızca arama motorları için değil, okuyucular için de cazip hale getirin. Başlık, konunun özünü yansıtmalı ve dikkat çekici olmalıdır.
3. İç Bağlantıların İhmal Edilmesi
İçerik oluştururken, çoğu zaman sadece yazıyı bitirip yayınlamakla yetiniyoruz. Ancak, içerikler arasında bağlantı kurmamak SEO açısından ciddi bir eksikliktir. İç bağlantılar, arama motorlarının sitenizi daha iyi anlamasına yardımcı olur ve kullanıcı deneyimini iyileştirir.
Çözüm: Yazınızda, önceki blog yazılarınızla ya da ilgili sayfalarla bağlantılar kurarak SEO’yu güçlendirebilirsiniz. Aynı zamanda ziyaretçileri sitenizde tutmanın harika bir yoludur.
4. Görselleri Unutmak
Yazılı içeriklerin önemli bir parçası olan görseller, SEO açısından da önemlidir. Ancak görsellerin alt metinleri (alt text) çoğu zaman unutulur ya da eksik yazılır. Görselleri optimize etmeden yüklemek, SEO’yu göz ardı etmek demektir.
Çözüm: Görsellerinizi optimize edin ve alt metin eklemeyi ihmal etmeyin. Alt metin, görselin ne hakkında olduğunu açıkça belirtmeli ve anahtar kelimelerle uyumlu olmalıdır.
5. Düşük Kaliteli İçerik Yayınlamak
SEO'nun kralı içeriktir, ancak düşük kaliteli içerikler, SEO çabalarınızı boşa çıkarabilir. Arama motorları artık kalitesiz içerikleri ayırt edebilecek kadar gelişmiştir. Düşük kaliteli içerikler, kısa vadede belki size trafik sağlayabilir, ancak uzun vadede sıralamalarınızı düşürür.
Çözüm: Her yazı, okuyuculara bir değer sunmalı. Araştırma yaparak, doğru bilgiler vererek ve özgün içerikler oluşturarak kaliteli yazılar yazmaya özen gösterin. Okuyucu içeriğinize değeri nedeniyle geri dönecek.
6. Mobil Uyumluluğu İhmal Etmek
Artık internet kullanımının büyük kısmı mobil cihazlardan yapılıyor. Eğer içeriğiniz mobil uyumlu değilse, büyük bir kullanıcı kitlesini kaybetmiş olursunuz. Google, mobil uyumluluğu sıralama faktörlerinden biri olarak değerlendiriyor.
Çözüm: Sitenizin mobil uyumlu olduğundan emin olun. İçeriklerinizi, mobil cihazlarda da kolayca okunabilir ve erişilebilir hale getirin.
7. Yavaş Sayfa Yüklenme Hızını Göz Ardı Etmek
Sayfa hızınız, hem kullanıcı deneyimi hem de SEO açısından son derece önemlidir. Eğer bir sayfa uzun süre yükleniyorsa, ziyaretçiler sitenizi terk edebilir ve bu da sıralamalarınızı olumsuz etkiler.
Çözüm: Sayfa hızınızı artırmak için görsel boyutlarını küçültün, gereksiz eklentileri kaldırın ve sunucunuzun performansını optimize edin.
Sonuç
SEO dostu içerik yazmak, sanıldığı kadar basit değildir. Ancak bu yazıda paylaştığımız hatalardan kaçınarak, içeriklerinizi arama motorları için daha verimli hale getirebilirsiniz. Unutmayın, SEO sadece anahtar kelimelerden ibaret değil; kullanıcı deneyimi, içerik kalitesi ve teknik optimizasyon da oldukça önemlidir. Her içerik, bir fırsattır. Bu fırsatları en iyi şekilde değerlendirmek, SEO’nun başarısı için kritik bir adımdır.
