Dijitalleşme ve Anlık Erişim Kültürü
Dijitalleşmenin hayatımıza girmesiyle birlikte her şeyin "anında" erişilebilir olması, zaman algımızı temelden değiştirdi. Eskiden bir şeyin peşinden gitmek, ona ulaşmak zaman alırdı. Bugün, telefonumuzla bir tıkla bilgiye ulaşabiliyoruz, arkadaşlarımızla anında iletişim kurabiliyoruz. Bu kadar hızlı erişim, zamanın değerini değiştiriyor. Artık, bir şeyin hemen olmasını bekliyoruz. Ama bu hız, bir yandan da sabırsızlık yaratıyor. Her şeyin hemen olması beklentisi, "zamanın" ne kadar değerli olduğunu sorgulamamıza neden oluyor.
Sosyal medya, zamanın akışını bambaşka bir boyuta taşıyor. Birçok insan, gününün önemli bir kısmını sosyal medya platformlarında geçiriyor ve bu da zaman algısını değiştiriyor. Her an yeni bir içerik, yeni bir paylaşım, bir güncelleme mevcut. İnsanlar sürekli olarak bu akışta yer almak için zamanlarını harcıyorlar. Ancak burada dikkat edilmesi gereken nokta şu ki, sosyal medyada geçirilen zaman genellikle çok hızlı geçiyor. Bir video izlerken, bir hikaye atarken ya da bir gönderiyi beğenirken zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz bile. Sosyal medya, zamanın ne kadar çabuk geçtiğini bizlere gösterebilir ama aynı zamanda zamanı ne kadar boşa harcadığımızı da fark ettirmiyor.